Prof. Dr. Faruk Öztürk

Retina Nedir?

Retina ya da diğer adı ile ağ tabakası gözümüzün içinde yer alan algılayıcı sinir tabakasıdır. Gözümüz bir fotoğraf makinasına benzetirsek retina tabakası fotoğraf filmine eşdeğerdir.

İyi görmemiz göze gelen görüntünün kornea ve göz merceği tarafından retina üzerine odaklanmasına ve retinanın da bu odaklanan görüntüyü algılayarak beyine görme siniri aracılığı ile göndermesine bağlıdır.

Göz küresinin iç duvarını kaplayan retina tabakasının birçok farklı hastalığı vardır.

Göz küresinin arka odasını dolduran jöle kıvamındaki vitreous sıvısı da retinayla komşuluk hali bulunduğundan, çeşitli hastalıklarda etkilenebilmektedir.

Retina Yırtılması Nedir?

Retina çok ince bir zardır. Gözün iç tabakasına yapışıklığı çok güçlü değildir. Göz duvarına tutunması bütünlüğünün korunmasına bağlıdır.

Retinanın yırtılması, delinmeleri gibi bütünlüğünün bozulduğu durumda hızla göz duvarından ayrılabilir. Bu durumu görmenin kalıcı kaybına yol açabilir.

Retina Nasıl Yırtılır?

Gözümüzün içini vitreous denen jöle kıvamında bir doku doldurur. Bu doku içeriden retinayı dış duvara doğru iterek desteklerken, retinada gözün içine çok kuvvetli olmayan bazı mekanizmalarla yapışıktır.

Normalde yaşımız ilerledikçe vitreous sıvısı koyulaşır büzüşür ve küçülmeye başlar, bunu gözde sinek uçuşmaları, halkalar, noktalar yada örümcek ağları görme olarak fark ederiz. Bu aşamaya kadar bu bir hastalık değil yaşlanmanın normal bir parçasıdır.

Her gözde beş on siyah nokta, bir siyah halka görmek orta yaştan sonra normaldir. Özellikle beyaz bilgisayar ekranı, düz renk duvarlar veya gökyüzüne bakıldığında her insan az ya da çok bu noktaları gözün önünde göz hareketleri ile oynayan lekeler olarak görürler.

Vitreous dekolmanı denen bu büzüşme ve ayrılma normalde retina ile vitreous yapışık olmadığından sorunsuz gerçekleşirse fazla bir problem olmaz. Ancak bazen vitreous retinaya yapışıktır ve bu büzüşüp küçülme durumunda doğal yaşlanmaya bağlı ya da göz travmaları sonucunda retinayı çekmeye başlar. Hasta bu aşamayı genellikle gözde ışık çakması olarak algılar.

Retina Dekolmanı

Işık çakması ciddi bir belirtidir ve ayrıntılı muayene gerektirir. Eğer bu aşamada da vitreous retinayı yırtmadan ayrılırsa, ışık çakmaları kaybolur ve sorun yaşanmaz. Son olasılık vitreousun retinadan ayrılmayıp onu yırtması durumdur. Çok tehlikeli olan bu retinal yırtılma, hızla retinanın yerinden kalkıp retina dekolmanı dediğimiz durumla sonlanmasına yol açabilir. Acil tedbir almak gereklidir.

Bir diğer önemli durumda göz travmalarıdır. Yumruk, top gelmesi gibi künt travmalarda retinal yırtıklar oluşabilir ve erken dönemde belirti vermeyip sonra ilerleyebilirler. Bu nedenle göz travması geçiren hastaların ayrıntılı retina muayenesi olmaları gereklidir.

Retina Yırtılması Belirtileri Nelerdir?

Işık çakması en önemli belirtilerden birisidir, ayrıca kurum yağar gibi siyah lekelerin bir anda çok artması, görme alanının bir bölgesinin bulanmaya başlaması retina yırtığı ve ona bağlı oluşan kanamaların ve retina ayrılmalarının belirtileridir. Bu belirtilerin varlığında kısa sürede göz doktoruna başvurarak, retina muayenesi olunması gereklidir.

Retina Muayenesi

Göz doktoru bu durumda göz bebeğini damlalarla büyüterek, detaylı retina muayenesi yapar. Bir yırtık ya da incelme görürse tedavi önerir, eğer görülmez ise yakın takiple bu muayene sık tekrarlanır. Vitreous şeffaf bir doku olduğu için sadece  retinayı çekiyorsa doktorun bunu görmesi mümkün değildir. Ancak retinada bir yırtılma başladığında doktorunuz tanıyı koyabilir.

Retina Yırtığı Tedavisi

Retina yırtığı tedavisi acildir ve önem taşır. Bunun sebebi yırtılmalar erken dönemde fark edildiğinde, lazerle yırtık etrafı yakılarak yırtığın büyümesi ve retinanın ayrılması engellenir. Bu 5-10 dakika süren etkili, zararsız ve güvenli bir tedavidir.

O nedenle göz doktorları ışık çakması olan hastaları retina yırtılması açısında kısa sürede muayene etmek isterler. Bir yırtık erken yakalandığında, basit bir işlemle hastanın belki de ömür boyu görmesinin eskisi gibi olmayacağı ciddi büyük ameliyatlardan kurtulması sağlanır.

Retina yırtıkları, argon lazer denilen ve retinada nokta tarzında yanıklar oluşturan bir lazerle tedavi edilir. Retinaya odaklanan lazer ışını ile yırtığın etrafı yakılır, bu yanıklar sayesinde retina alt tabakaya yapışır, yırtığın büyümesi ve retinanın ayrılması engellenir. Ameliyat olmayıp poliklinikte yapılan bir işlemdir. Lazerle yapılan yanıkların etkisi tam olarak 3 haftada ortaya çıkar o nedenle lazer sonrası hastalar ağır fiziksel aktiviteden kaçınmalıdırlar.

Bazı durumlarda yırtıklar lazerle tedavi sınırını geçmiş olabilirler, bu aşamada göze hava ya da gaz verilerek lazer şansı tekrar yakalanmaya çalışılır. Bu mümkün olmazsa cerrahi tedavi şarttır.

Gözde Sinek Uçuşması, Gözde Uçuşan Cisimler

Gözde sinek uçuşması ya da uçuşan cisimler görmek oldukça sık rastlanılan bir durumdur. Gözümüz temel de ön kamara denilen ve göz bebeğimizle korneamız arasındaki boşluk ve arka kamara denilen ve gözün 5/6 sını oluşturan alandan oluşur.

Arka kamaranın içini dolduran yumurta akı kıvamındaki sıvayı vitreus denilir. Gençlikte tamamen şeffaf ve homojen olan vitreus sıvısı, yaşlandıkça koyulaşır, iplik-iplik ve örümcek ağı şeklinde bir yapıya dönüşür.

Her insanda bu dönüşüm olur. Bu nedenle neredeyse tüm insanlar mavi gökyüzüne ya da düz beyaz bir duvara baktıklarında birkaç tane sinek benzeri nokta, iplik, tül ya da örümcek ağı gibi yapılar görebilirler. Bu yapılar vitreus sıvısının içinde yüzdüklerinden hareketlidirler ve gözümüzü oynattıkça sağa sola kıpırdarlar veya aşağı doğru hareket derler. Bu nedenle miyoplarda daha genç yaşta olmak üzere orta yaştan itibaren tüm inşalarda düz renkli bir bölgeye bakınca birkaç hareketli siyah nokta görmek doğaldır.

Ancak zaman vitreus sıvısı iyice koyulaşıp retinada ayrılır. Bu dönemde görme sinirinde ayrılan vitreusun arka yüzünde tam veya yarım halka ya da daha düzensiz bir gölge olarak görülen bir iz kalır buna Weiss halkası denilir ve çok belirgin bir gölge olarak gözümüzün içinde hareket eder. Buraya kadar her şey normal kabule edilir yani fizyolojiktir ve her bireyde er ya da geç oluşması beklenir. Ancak bazı bireylerde vitreus retinada ayrılırken retinayı çekmeye başlar, bu durumda oluşan belirti ışık çakmasıdır.

Göz açık ya da kapalıyken yanımızda kaynak yapılıyormuş gibi kıvılcımlar ya da çakan şimşekler görürüz. Bu dönemde eğer göz içi kanama oluşursa kurum yağması gibi binlerce siyah nokta görmeye başlarız.

Eğer ayrılmayı başaramayan vitreus retinada yırtık ya da delik yaparsa, retinanın bütünlüğü bozulur birkaç gün içinde altındaki tabakadan ayrılan retina jelatin ambalajın yırtılması gibi yırtılarak ortaya toplanır, retina dekolmanı oluşur ve görme kaybedilir. Bu nedenle, ani ortaya çıkan siyah noktalarda, kurum yağmasında ve ışık çakmasında kısa sürede göz doktoruna gidip göz dibi muayenesi olmak gereklidir. Böyle bir belirtiniz varsa en kısa sürede kliniğimize başvurarak, Ankara da Prof. Dr. Ahmet Akman’a retina muayenesi olabilirsiniz.

Yırtıklar eğer erken dönemde yakalanırsa, basit bir lazer işlemi ile yırtık etrafı yakılarak bir anlamdı dikilir ve retina yerinden kalkarak dekole olmaz. Zor ve riskli ameliyatların ve muhtemel körlüğün önüne çok basit şekilde geçilmiş olur.

Gözde sinek uçuşması geçer mi?

Gözdeki sinek uçuşması göz içi sıvısı olan vitreus un doğal bir yaşlanma süreci olduğundan geçmez, hatta artar. Ancak noktalar ya da uçuşan cisimler / uçuşan sinekler zaman içinde aşağı doğru çökerek daha nadir görülür hale gelirler. Ayrıca beynimiz zamanla bu noktaların varlığını unutur ve biz çoğu zaman onları fark etmeyiz.

Gözde sinek uçuşmasının tedavisi var mı?

Bir hastalık olmadığından tedavi yapılmaz .

Ancak göz içi kanama gibi ciddi sebeplerle oluşan sinek uçuşmalarında vitrektomi ameliyatı ile vitreus sıvısı gözden alınarak bu noktalar yok edilebilir. Ancak bu ameliyat çok ciddi bir ameliyat olup riskler taşıdığı için normal gözde sinek uçuşmalarında önerilmez. Sadece şeker hastalığı gibi vitreus kanamaların da yapılır.

Gözde şimşek çakması neyin belirtisidir?

Gözde şimşek çakmaları çok önemli bir belirti olup yukarıda anlatıldığı gibi retina yırtlaklarının en önemli belirtisidir. Çok kısa sürede muayene olmak ve yırtık varsa genişlemeden lazerle tedavisi, görmenin korunması için çok önemlidir. Gözde ışık çakarsa kesinlikle beklemek doğru değildir. Hemen bir göz hekimine başvurulmalıdır.

Gözde ışık çakmaları çok nadir durumlar hariç, beyin tümörü, göz tansiyonu ya da katarakt belirtiş olmayıp tamamen retina tabakasında bir çekinti ve yırtılma olduğunun belirtisidir. Gözde ışık çakmasının bitkisel tedavisi yoktur. Acilen göz muayenesi gereklidir. Işık çakması en önemli göz hastalığı belirtilerinden birisidir.

Gözde ışık Çakarsa, Kurum yağarsa ya da Sinek uçuşması başlarsa ne yapmalıyız?

Kısa sürede göz dibi muayenesi yapacak bir göz doktoruna başvurmak gerekir. Doktorunuz eğer gözünüz uygunsa damla ile göz bebeğini büyüterek göz dibi muayenesi yapar. 

Şeker Hastalığı Gözü Nasıl Etkiler? Nasıl Tedavi Edilir?

Şeker hastalığı uzun dönemde gözde ciddi hasarlara yol açan ve vaktinde tedavi edilmezse körlükle sonuçlanan bir hastalıktır.

Şeker hastalığı gözü üç şekilde etkiler. En sık olanı sarı noktadaki damarların duvar yapısının bozulması ile oluşan sızıntılar ve sarı nokta ödemidir. Su toplanmasına bağlı olarak görme azalır. Tedavisi genellikle diğer sarı nokta hastalıklarında da kullanılan göziçi enjeksiyonlardır. İkinci sıklıkla, retina damarlarının tıkanması ve kan alamayan bölgeleri beslemek için oluşan yeni damarların kanaması ile ortay çıkan, kanamalar ve retina ayrılmalıdırlar.

Bu problemler erken dönemde görme kaybı yaratmazlar ancak görme bozulduğunda genellikle tedavi için geç kalınmış olmaktadır. Bu nedenle şeker hastalarının her yıl bir kez göz muayenesi olmaları gerekmektedir. Kanamalar başlayınca bu süre kısaltılır.

Kanamalar belli bir düzeye gelince lazerle bu kanamaya yatkın damarlarının oluşumunu engellemek için retinada lazerle tedavi yapılır. Lazer zamanında yapılırsa hastanın görmesi kurtarılır. Ancak genellikle geç dönemde yapılan lazer yetersiz olmakta ve halka arasında geç kalınma değil lazer suçlanarak lazer oldu kör oldu denilmektedir. Burada sorun lazerin zamanında yapılmamasına bağlı yetersiz kalmasıdır. Lazerin kendisi görmeyi bozmaz. Proliferatif retinopati denen bu tür bozulmalarda lazer seanslar halinde yapılır ve göz başına 3000 civarında atış yapılmalıdır. Lazer geç yapılmadan dolayı başarısız olursa göz içindeki kanın temizlenmesi için vitrektomi ameliyatına ihtiyaç doğar.

Şeker hastalarında retinayı etkileyen üçün tip problemde, sarı noktada oluşan damar tıkanıklıklarıdır. İskemik makülopati adı verilen bu durumda tedavi genellikle çok başarılı olmaz. Bu sebeple erken, kan şekerinin iyi kontrol edilmesi ve etkin endokrin takibi ile gözlerde bu durumun baştan oluşmasının önlenmesi çok önemlidir.

Retina Damar Tıkanıkları

Retina vücudun en çok kan ihtiyacı olan dokuları arasındadır. Kanın bir kısmı retinanın iç katmanlarına görme sinirinden gelen atar damar ve toplar damarlarla sağlanır. Hipertansiyon, damar sertliği, pıhtılaşma hastalıkları, kalp ve şah damarından gelen pıhtılar başta olmak üzere birçok sistemik hastalıkta retina atar damar yada toplar damar tıkanıklıkları ortaya çıkmaktadır.

Atar damar tıkanıklığı genellikle çok hızlı gelişir ve görme bir anada kapanır. Tedaviye başlanması için süre 1 saat civarındadır. Çoğu hastada bu süre içinde doktora ulaşmak mümkün olmaz ve görme kaybı yaşanır.

Bu tür tıkanıkların uyarıcı belirtisi zaman zaman oluşan 1 dakikadan kısa süren, görme alanın alt yada üst yarısının kararmasıdır. Geçici iskemi atak denen bu durum varlığından, hastanın ayrıntılı nörolojik ve dahili kontrolü şarttır. İlerideki damar tıkanıklarının engellenmesi içi kan sulandırıcı ilaçlar verilir. Toplar damar tıkanıklıkları daha sıktır ve daha yavaş gelişirler, hastalarda tam bir kapanma olmadan görme yavaş bozulur. Bu durumda göz anjiyosu çekilerek ilaç ve lazer tedavileri yapılır.

Genetik Kalıtsal Retina Hastalıkları

Bu tür hastalıkların en sık görüleni tavuk karası denilen gece körlüğüdür. Tıbbi adı retinitis pigmentosa olan bu durumda gece körlüğü ile başlayan bozulmalar gündüz görme bozulması ile devam edebilir. Genellikle hastanın ailesinde aynı hastalığın bulunduğu bireyler bulunur. Hastanın zaman içindeki hastalığının durumu açısından bu bireyler iyi bir örnek oluştururlar.